Entegre Katı Atık Yönetimi Nedir?
Nüfusun hızla artması ve yaşam standartlarının değişmesi, oluşan atık hacmini ve kompozisyonunu çeşitlendirmiş ve kontrol edilerek yönetilmesini zorlaştırmıştır. Katı atıkların oluşturduğu kirlilik ile buna bağlı mevcut ve potansiyel risklerin boyutunun her geçen gün artması, doğal kaynakların azalması, ekonomik ve diğer nedenlerle çağımızda katı atık yönetimi gittikçe önem kazanmakta ve karmaşıklaşmaktadır. Bu nedenle, atık oluşumundan nihai bertarafa kadar bütün kademeleri içine alan entegre bir katı atık yönetiminin unsurları ve bunların birbirleri ile ilişkilerinin çok iyi bilinmesinin zorunluluğu ortaya çıkmıştır.
Yönetimin hedeflerini yerine getirmek amacıyla uygun teknik, teknoloji ve yönetim programlarının seçimi ve uygulanması “Entegre Katı Atık Yönetimi” olarak tanımlanabilir.
Çevre üzerinde büyük bir baskı oluşturan ve gün geçtikçe artan atık sorununun tamamıyla çözümü için tek bir yaklaşım yeterli değildir. Ancak tüm yöntemlerin kombinasyonu ile etkin bir atık yönetimi sağlanabilir. Uluslararası düzeyde kabul gören bu yaklaşım, “Entegre Atık Yönetimi” anlayışının benimsenmesine yol açmıştır.
Mevcut ulusal ve uluslararası mevzuatlar, oluşan atıkların çevreye herhangi bir olumsuz etki oluşturmadan idaresini belirli bir disiplin altına alarak buna yönelik prensip, politika ve programların hazırlanması ve uygulanması noktasında hedef göstermişlerdir. Günümüzde atık politikası önem sırasına göre üretici sorumluluğu, önleme, azaltma, yeniden kullanım, geri dönüşüm, geri kazanım (atık hacmini azaltma) ve bertaraf (daha az atık depolama) şeklindedir. Dünya genelinde benimsenen bu yönetim hiyerarşisi, entegre atık yönetiminin temeli olup, adaptasyonu ise atık yönetiminde bütüncül bir sistem oluşturulmasıyla mümkün olabilmektedir.
Yukarıda da behsedildiği gibi, entegre atık yönetimi aynı zamanda ilgili yasal mevzuatta öngörülen hususların sağlanmasını da kapsar. Günümüzde entegre katı atık yönetimi için, atık politikası içerisinde 6 tane esas stratejinin uygulandığı görülmektedir:
- Atık önleme,
- Atık azaltma,
- Yeniden kullanım,
- Geri dönüşüm,
- Geri kazanım,
- Bertaraf.
Bu stratejiler birbirlerinden bağımsız değildirler, aralarındaki karşılıklı ilişkiler nedeniyle birbirlerinin tamamlayıcısı konumundadırlar. Entegre katı atık yönetimi çerçevesinde uygulanacak kararlar ve bertaraf teknolojileri, uluslararası eğilim ve kararlardan da çoğunlukla etkilenmektedir. Örnek olarak, Avrupa Birliği ülkelerinde, düzenli depolama alanı bulmada karşılaşılan sıkıntılar nedeniyle, daha çok diğer bertaraf teknolojilerinin uygulanması yönünde eğilim oluşmaktadır. Bu nedenle tüm Avrupa Birliği üyesi ülkeler, oluşan eğilim ve uygulama birliği sağlamak açısından düzenli depolama haricindeki bertaraf teknolojilerini uygulamaya yönelmektedirler.
Entegre katı atık yönetimi kavramı, kentsel katı atık yönetiminde etkinlik ve güvenliğin sağlanması amacıyla, insan ve çevre sağlığı üzerinde en az etkili olabilecek katı atıkların azaltımı, kaynağında azaltım, geri kazanım, yeniden kullanım, kompostlama, enerji kazanımı için yakma ve depolama gibi katı atık yönetimi uygulamalarının birlikte kullanılmasını ifade eder. Entegre katı atık yönetimi planlaması ise, katı atıkların miktar ve içeriği, yerel-bölgesel, ulusal ekonomik, sosyal ve çevresel özellikler dikkate alınarak mevcut olanaklarla atıkların üretildiği kaynakta biriktirilmesinden başlayarak toplama, taşıma, işleme ve son uzaklaştırma süreçlerini kapsayan entegre planlama biçimidir.
Entegre katı atık yönetiminin temel amacı, birden fazla program ve teknolojinin rasyonel ve eşgüdüm içerisinde kullanımının, katı atık yönetiminde çevresel ve ekonomik anlamda başarıyı yakalamasına olanak sağlamasıdır. Her toplum, kendi koşullarında üretilen atık özelliklerini, teknik ve mali olanakları da göz önünde tutarak entegre katı atık yönetimi kavramı içinde belli uygulamalara önem vermelidir. Entegre katı atık yönetiminde örgütsel ve bireysel sorumluluk kentsel katı atık yönetim sistemi aktörlerinindir. Başta yerel yönetimler olmak üzere, merkezi yönetim kurum ve kuruluşları, özel sektör, gönüllü kuruluşlar ve bireyler duyarlılıkları ile birlikte sorumluluk sahibi olarak entegre atık yönetiminin uygulanmasına katkı sağlamalıdır.
Entegre katı atık yönetiminin önemli bir özelliği, probleme farklı açılardan bakarak değişik kesimlerden gelen taleplerin sistematik olarak incelenerek çözüm üretilmesine olanak sağlanabilmesidir. Halk sağlığı ve çevresel, politik/yasal, kurumsal, sosyo-kültürel, finansal/ekonomik ve teknik olmak üzere söz konusu bakış açıları düşünülebilir.
İnsanların kırsal kesim ve köylerden şehirlere yerleşmeleri sonucunda, katı atık yönetimine, günümüzde ise entegre bir katı atık yönetimine duyulan ihtiyaç oldukça artmıştır. Şehirlerde yaşayan insan sayısının artmasıyla, atık üretimi çok fazla artış göstermiş, bu da atık depolama alanlarının yetersiz kalmasına neden olmuştur.
Entegre Katı Atık Yönetiminin Özellikleri Nelerdir?
Verimli ve entegre bir katı atık yönetim sisteminin özellikleri şunlardır.
Bütüncül bir sistem olmalıdır.
Katı atık yönetimi bir yerleşim merkezinde oluşan katı atığın bileşimini oluşturan bütün maddelerini ve üretim kaynaklarını kapsayacak şekilde planlanarak uygulanmalıdır.
Sistem atık problemine bütünsel bir bakış açısı ile bakmalı, sadece belli atıklar veya sistemler üzerine odaklanmamalıdır.
Ekonomik bir değer oluşturabilmelidir.
Katı atık sisteminden sağlanabilecek ekonomik değerler geri kazanılabilir malzemelerden, komposttan ve düzenli depolama ve anaerobik kompost sonucunda elde edilebilecek biyogazdan sağlanacak değerlerdir. Bu işlemlerden temin edilecek gelir, piyasa şartları ve yapılacak yatırımın maliyeti ile çok yakından ilişkilidir. Bu sebeple, planlama aşamasında ekonomik analizin çok iyi yapılması gereklidir.
Çeşitli toplama ve bertaraf sistemlerinin, birlikte ve birbirleriyle uyumlu kullanılmasını gerektirir.
Esnek olmalıdır.
Bir katı atık yönetim sistemi, çevresel, bulunduğu yere bağlı olarak ve atık özelliklerindeki zamana bağlı olarak meydana gelebilecek çeşitli değişikliklere uyum sağlayabilecek esneklikte olmalıdır.
Bölgesel planlama yapılmalıdır.
Bir bölgede toplanacak atık miktarının büyüklüğü, planlamanın o oranda verimli olmasını sağlamaktadır. Atık oluşum miktarı ise, öncelikle nüfusa bağlıdır. Bu sebeple büyükşehirler dışındaki planlamalarda daha büyük çaplı bölgesel planlamalar yapılmalıdır.
Ulusal çevre sektörü oluşmalıdır.
“Yukarıda açıklanan süreç ile eş zamanlı olarak, mahalli idareler, kamu ve özel sektörün tüm birikimlerinin sinerjisiyle, geometrik büyüyen dinamik bir çevre sektörü oluşturulmalıdır. Çevre koruma konusunda her türlü makine, ekipman, mühendislik-müşavirlik ve taahhüt hizmetlerinin kurumsallaşması önem arz etmektedir”
Çevresel etkinin en az indirgendiği, en az düzenli depolamayı gerektiren, en az enerjiye ihtiyacı gerektiren, maliyeti en uygun olan sistemin bulunması, entegre katı atık planı yapılırken göz önünde bulundurulması gereken unsurlardır. Entegre katı atık yönetiminin amacı, en uygun maliyetle atığın çevreye zararlı etkilerini en aza indirmektir. Sistem atık malzemeyi, atık kaynağı, toplama metodu, işleme ve arıtma metotlarını hep birlikte değerlendirmelidir. Malzemenin atık haline geldikten sonraki kullanımı, gelire dönüştürülebilmeli ve sürekli değişime açık olmalıdır. Yeni gelişmeler ve daha az maliyet arayışları içinde olmalıdır. Çünkü, hiç bir sistem mükemmel değildir ve geliştirilmeye muhtaçtır.